3 Aralık 2019 Salı

Merhabalar efendim


     Merhabalar efendim.
     
     Tekrardan yazmaya karar verdim. Açıkçası biraz günlük niyetinde , birazda stres atmak amacıyla bir şeyler karalamak istiyorum buralarda. Günlük başımdan geçen olayları , aklıma takılanları yada spesifik olarak bir konu üzerinde yazmak eğer okuma gafletine düşen şansız insanlar varsa onlarla paylaşmak istiyorum.
     İlk olarak iş arama çalışmalarımdan bahsetmek istiyorum. Yaklaşık 100'den fazla yere iş başvurusunda bulundum. Çevre mühendisi adayıyım bu arada. Kariyer.net üzerinden ve direkt kuruluşların insan kaynaklarına kendi hazırladığım cv mi yollayarak iş talebinde bulundum. Bırakın iş görüşmesine çağrılmayı ( o biz sizi ararız klişesini bile yaşayamadım ) başvuruların ve cv lerin değerlendirildiğini bile zannetmiyorum. İsim vermek istemiyorum insan kaynakları departmanında çalışan bir arkadaşımın benimle paylaştığı bir anekdot şu şekilde maalesef ; '' Kariyer.net , Eleman.net vb gibi iş başvurusu yapılan sitelerde ki ilanların çoğu reklam amaçlı. Değerlendirilmeye falan alınmıyor. '' Bunu duyduktan sonra iş başvurusu yaparken aranılan nitelikleri bile okumuyorum. Sadece başvuruyu gönderdikten sonra bir sonraki iş ilanına geçiyorum. Zaten piyasa bu haldeyken maaşlara bırakın zam yapmayı düşürülme yapılırken ne iş bulması değil mi ? Maaş düşürülmesi derken bu konu da çok ayrı bir tartışma konusu. Onu da başka bir yazımda yazmaya karar verdim.
    

     Esen kalın...

5 Şubat 2014 Çarşamba

Kadınlar ;
Muhteşem canlılar.Düşünün şimdi , o küçücük fırça ile ojeyi sürüyor ama sıçratmıyorlar.O saçlarla banyoda verdikleri mücadele en az 30 dakika.Hala nasıl yaptıklarına akıl sır erdiremiyorum fakat incecik topuklularla kilometrelerce yürüyebiliyorlar.Babalarından para sızdırmaktaki başarına hala akıl sır erdiremedim.Biz erkekler yaptığında itici görünen bir çok davranış onlar yaptığında hoş görünüyor.Bütün bunların yanında birde aşık olabiliyorlar.Onlara deli gibi aşık adamları peşlerinde süründürüp kendilerinin burnunu boka sokan erkeklere köpek olabiliyorlar.Kadınlar demiştim , muhteşem canlılar.Erkekleri doğuruyorlar , adamları öldürüyorlar...

5 Ocak 2014 Pazar

Geçmişim benim hiçbir zaman biriktiremediğim bir hatıra kutum aslında.Biriktirmeli mi acaba yaşadığı acıları , mutlulukları , yediği kazıkları , yerini dolduramadığı boşlukları , avucunun içinde kalan hayal kırıklıklarını ? Bunlarla mutlu olabilme ihtimalim var mı acaba ? Hiçbir zaman cevabını bulamayacağım büyük bir soru işareti daha. Geçmişimi taşımamam beni cidden sadece yaşamaya içgüdüsü ile baş başa bırakan bir ruhsuz mu yapıyor ? Yoksa mantıklı davranmamı sağlayan bir hesap makinesi mi yapmaya çalışıyorum kendimi ? Ne kadar çok soru işareti var değil mi ? Sadece parmaklarımın ucuna dökebildiklerimden bile rahatsız olmuyor muyum acaba ? Gittikçe bir robocop modelimi yaratmaya çalışıyorum acaba kendimden ? Yoksa doğa ananın kucağında yaşama içgüdümü ve kısıtlı mantık kutumu büyütmüş olabilir miyim acaba ? Böyle kendimi avutabilirim belkide ama şu an ki ruh halimden pek memnunum mantığa zar zor sığdırabildiğim bir şekilde. Yoksa o şaçma kalp resmini , maneviyatımı , gün geçtikçe kaybediyor muyum? Acaba kusursuz dedikleri teraziyi cidden biraz da olsa bozmuş olabilir miyim? Peki bu terazinin hangi kefesi benim için daha kârlı ? Robocop modeli mi yoksa o yeşilçam filmlerinde ağaçlara kazınan saçma kalp imgesi mi ? Yoksa teraziye hiç dokunmamam mı lazımdı ? Ya herşey için çok geçse yahut bunlar bir başlangıçsa ? Bir felaketin başlangıcı mı yoksa kusursuz bir ütopyanın başlangıcı mı ? Yıllar sonra emeklilik primlerim yatarken sabah erkenden kalkıp işe giderken bunları düşünüyor olabilme ihtimalim var mı ? Biride çıkıp demiyor ki aga senin sorunun şu şu ["acildemokrasi =) ] veya senin ihtiyacın olan şey tam bu "XXXXXXXX".Acaba böyle bir şeye bel bağlamış olabilirmiyim?

Gece gece ne kadar çok soru sordum kendi kendime saçmalamaya devam ediyorum.Ama cevabı olan varsa duymayı merakla bekliyorum.

Amma kafa ütülemişin diyenler haklısınız amk !

4 Ocak 2014 Cumartesi

Biraz geçte olsa yeni yıl mesajımı paylasıyorum su an. Barış icin sevgi icin dostluk icin kardeslik icin ayakta durmaya devam ederken dostlarimizin arkadaslarimizin kardeslerimizin pampislerimizin eksikligini gormeden kıt kanaat idare etmeye devam ederken huzurumuzun kacmamasi dilegiyle tum dusunmeyi becerebilen ırktaşlarımızın yeni yili kutlu olsun. 

27 Aralık 2013 Cuma

Sonsuzluk gibi sevme beni, bir dakika sev yeter,
Bir Ömürlük değil, bir ölümlük kadar sev yeter...
Bensiz sarma sakın yüreğini başka sevdalara,
Yaşamın boyunca değil, tek bir anlık sev yeter...

Açtığında sabah gözlerini, göremezsen sevdiğini,
Öyle uzun değilki, göz yumma anında sev yeter...
Yalanlarsa herkes, senin aslında doğru dediğini,
Kitapta yazan değil, kendi bildiğin kadar sev yeter...

Baharı bekletip, mevsimi bir sonrakine sevketmeden,
Temmuzun sıcağında değil, kışın ayazında sev yeter...
Hükmedeceksek eğer benliğimize, ruhu terketmeden,
Sökerek değil yüreğini, içine korları dökerek sev yeter..

Durulduğunda istersen, yada sel olduğunda deniz,
Açıklıklara doğru değil, dizlerine kadar sev yeter...
Zaman ayırırken yelkovanı akrebinden nedensiz,
Vakit dolmadan değil, güller solmadan sev yeter...

Hayat bulduğumdan beridir, kaç yıl geçti bilemem,
Yaşamda her anlık değil, ama bir günlük sev yeter...
Kendi kaderimde yazanı istesemde artık silemem,
Sadakate ibadet gibi değil, İhanet kadar sev yeter...

24 Aralık 2013 Salı

Aşk İki Kişilikmiş,
Giden Çoktan Gitmiş,
Seni Yalnızlığa Mahkum Etmiş,
Demekki Dönmek Zormuş.
Gelme Daha İstemem,
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş…

Mecnun Çöle Düşmüş,
Leylanın Haberi Yokmuş,
Meğer O Kadar Çaba Boşmuş,
Gelme Daha İstemem,
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş…

Kim Senin Yollarına Tuzak Kurmuş,
Dönmek İsteyene Yollar Boşmuş,
Vakit Artık Geç, Tren Kaçmış,
Gelme Daha İstemem
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş…

Ne Fark Eder Nehirler Coşmuş,
Atlar Dört Nala Koşmuş,
Sen Yoksun ya ÖMRÜM Solmuş,
Gelme Daha İstemem,
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş…

Dünyada O Kadar Aşık varmış,
Gelmişte En Acısı Beni Bulmuş,
Hasret Çekmek Hepsinden Zormuş,
Elim Ayağım Tutmaz Olmuş.
Gelme Daha İstemem,
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş…

Beni Bu Hale Sokan İki Çift Gözmüş,
Yanmış Yürek, Uğruna Kul Olmuş,
Sensizlik Ölümden’de Zormuş,
Gelme Daha İstemem,
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş…

Sana Yolladığım Gemiler Karaya Vurmuş,
Aşka Hasret Kalanlara Sermaye Olmuş,
Talan Olmuş, Ziyan Olmuş…
Gelme Daha İstemem,
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş...

Herkes Yolunu Çoktan Çizmiş,
Adın İçimde Haykıramadığım Giz’miş,
Aşık Veysel Değilim Ama,
Benimde Gözlerim Körmüş.
Gelme Daha istemem,
Bu Aşkın Vadesi Dolmuş…

16 Aralık 2013 Pazartesi

Hep Sevilmekle İmtihandadır Bedenim...
Ben Bir Severim, Mecnun Çöle Düşer,
Ben Bir Severim, Yusuf Dipsiz Kuyulara...

Sonsuz Bir Hüzüne Mükelleftir Yüreğim...
Ben Bir Severim, Adem Cennetten Düşer,
Ben Bir Severim, Kerem Kor Ateşlere...

İnancımın Esiridir, Cehaletine Yandığım Kaderim...
Ben Bir Severim, Gönlümün Orta Yerinde Mahşer,
Ben Bir Severim, Arzusuna Vurulur Garip Kamber... 

Her Zaman Sevmekle Yükümlüdür Bu Kalbim...
Ben Bir Severim, Veysel Gibi Kararır Hanem,
Ben Bir Severim, Lal Olur Sanki Cümle Alem...